YOL OLMADIĞI İÇİN ÇOCUĞUNU SIRTINDA TAŞIYOR
Ordu'nun Ulubey İlçesi Ohtamış Mahallesinde Kazım Çayan yolun bozuk olması sebebiyle Okul servisi gelemediği için çocuğunu yağmurlu havalarda sırtında taşımak zorunda kalıyor.
Kazım Çayan gazetemize şu açıklamalarda bulundu: Okula gidecek çocukları alan servisin geldiği yere benim evim yaklaşık bir buçuk kilometre civarında mesafede bulunuyor.Burası aynı zamanda tepe kışla mahallesinin yolu yaklaşık bir buçuk kilometredeki yolun olduğu güzergahta çalışmalar yapılmadığı için her taraf çamur içerisinde.Çocukla beraber bahçe içlerinden gidip gelmek zorunda kalıyoruz. Çocukta buna da dayanamıyor. Bir buçuk kilometreyi sabah akşam gitmek zorunda olduğumuz için bu çocuğu yoruyor. Çocuğun kendi de küçük. Ben sırtımda taşımak zorunda kalıyorum. Fiziksel olarak buna dayanamıyor ve bu beni de yoruyor. Yani omuzlarımda ve ayaklarımda sorun yaşıyorum. Yıllar önce yaşadığım bir sağlık sorunu nedeniyle zorlanıyorum. Çocuğum Gürgentepe Şirinköy İlköğretim Okulu’na gidiyor. Yaşadığımız yer Ulubey sınırları içinde kalıyor. Çocuğun gittiği okul ise Gürgentepe sınırları içinde bulunuyor. Ulubey Milli Eğitim diyor ki bizim yapabileceğimiz bir şey yok. Daha önce yol sorunumuz olduğunu defalarca söyledik. En son geçtiğimiz hafta görüştük. Önümüz kış. Maddi durumumuz iyi değil ki bu yolu biz yapalım. Buranın ilk yapılışı kendi paramızla. Geçen sene buraya 4 bin liranın üzerinde masraf yaptım. Bizim o kadar gücümüz yok ki biz yapalım bu yolu.
ULUBEY BELEDİYESİ BİZİMLE İLGİLENMİYOR
Daha önce bunu defalarca Ulubey Belediyesi’ne bildirdik. Buraya keşfe geldiler. Her seferinde bizi baştan savdılar. Çok fazla bir şey istemiyoruz, bir gün gelsin araç girecek şekilde bir şeyler yapılsın bunu istiyoruz. Önemli değil yine çocuğumu arada sırada ben sırtımda taşıyayım. İlgililerden yetkililerden bir yardım bekliyoruz. Bu vesileyle yetkililere ve Ulubey Belediyesine sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Biz çok fazla bir şey istemiyoruz. Aracın gelemediği yerde yine ben öğrencimi sırtımda götüreyim. Yaşlı insanlarımız var hastalansa ambulans çağıramıyoruz. Kaymakamlığa dilekçe ile bildirdik. Büyük şehir Belediyesine bildirdik. İlgililerden yetkililerden hala olumlu bir cevap alamadık. Bu çocuklarımızın geleceği için şimdiden yatırım yapmak lazım.
Bu çocuk iyi bir eğitim alabilirse 30 yıl bu devlete bu millete bu insanlara faydalı olacaktır. Bu çocuğu taşıyamazsak fayda sağlayamayız. Bu çocuklar okula gidemezse devletine milletine küs kalır. İnsanlarla küs kalır. Aklında, fikrinde hep bu çektiği çileler, bu konu kalır.
RAHATSIZ ETTİĞİM KİŞİLERDEN DE ÖZÜR DİLİYORUM
Burada bir kişi için yatırım yapılmıyor, bir mahalle için yatırım yapılıyor. Sesimi duyarlarsa çok memnun kalacağım. Benim çocuğum yedi yaşında. Birinci sınıfa gidiyor.
YOLUMUZ BAŞLI BAŞINA BİR SORUN
Ohtamış’tan Gürgentepe’ye çıkan gurup yolumuz zaten başlı başına bir sorun.
Orada yaşayan 120- 130 hane mağdur. Burada vatandaşların çoğu arıcılık yapıyor. Arı kamyonları buradan geçerken çok zorlanıyor. Arı kamyonunu oradan çıkarmak bile bizim için mucize.
Keza mahallemizin elektriği yine aynı şekilde bir sorun. Her an direkler başımıza yıkılacak diye bahçedeyken veya çocuklarımız oynarken sorun olacak diye sürekli takip ediyoruz. Tellere dokunacaklar diye çok korkuyoruz. Çocuklarımız her an tele dokunarak yanacak diye korkumuz var. Direkler iki, üç yerden desteklenmiş o şekilde. Korkuyoruz. Tamamı ihale edilip yapılamıyorsa bile en azından iyileştirme sağlansın. Bakıyoruz standartların 9- 10 metre olması gerekirken teller dört metreye düşmüş. Teller birbirine vuruyor, ağaçlara vuruyor.
ELEKTRİK YÜZÜNDEN BEYAZ EŞYALARIMIZ YANIYOR
Beyaz eşyalarımızın yarısını elektrik yüzünden yakıyoruz. Ya motorlar yanıyor ya da başka arızalar çıkarıyor. Şöyle çevremize baktığımızda Tepekışla Ohtamış’ın hiç hizmet alamayan mahallelerinden biri. İş makineleri başka mahallelerde hayatı devam ettirebilecek şekilde çalışıyor. Fakat bizim artık dilimizde mi var, inançlarımızda mı var, siyasi görüşümüzde mi var bilemedik. Bunu bir türlü çözemedik. Bir yıl belki yapılamayabilir ama yıllardır hizmet alamıyoruz. 40 yıldır buradayım. Ne hikmetse Tepekışla bölgesine geldiği zaman bu ilgililere bir şeyler oluyor. Bunu bilen varsa bizi de aydınlatsın. Biz hizmet alamıyoruz.
MAHALLEMİZE AYRIMCILIK YAPILIYOR DİYE GÖRÜYORUZ
Devletin hiçbir hizmetinde ayrımcılık olmayacağını düşünüyoruz ama bu ne yazık ki yapılıyor. Devletin hiçbir hizmetinde ayrımcılık olmaması gerektiğini düşünüyoruz. Bakınca bu var. Bunu inkar etmiyoruz. İlgili, bilgili kişiler gelsinler baksınlar 'burada hiçbir ayrımcılık yapılmıyor, burada hiçbir siyasi görüşe bakılmadı' desinler ben de inanayım, ben de ikna olayım.Karadeniz Bayrak/Ahmet Bayrak-ÖZEL HABER-2019