19 Eylül Gazeteciler Cemiyeti'nden Kınama
Ordu’da son günlerde bekçilerin az bir bölümünün yarattığı kişisel sorunlar nedeniyle yaşanan tartışmaları ibretle izliyoruz. Öncelikle şunu belirtmek isteriz ki, Ordu’da çok uzun yıllardır güvenlik güçleri ile vatandaşlarımız arasında karşılıklı saygı, sevgi ve anlayış üzerine kurulmuş bir bağ vardır. Bu bağ ilimizi Türkiye’nin en güvenilir kentlerinden birisi yapmıştır. Yeni Emniyet Müdürümüz ile de bu bağ daha da perçinleşmiştir.
Ancak bekçiler göreve başladıktan sonra bazılarının yarattığı olumsuzluğun bu ilişkiyi de tehdit ettiğini üzüntüyle görmekteyiz.
Altınordu’da önceki akşam yaşanan bir olay her şeyden önce vicdanlarımızda derin bir yara açmıştır. Bir babaya üç küçük çocuğunun yanında ve yüzlerce vatandaşın gözü önünde yapılan bu fiziki ve manevi şiddeti şiddetle kınıyoruz.
İnanıyoruz ki babalarına yapılan uygulama karşısında o küçük çocukların ağlama ve çığlık sesleri uzun süre kulaklarımızdan ve hafızalarımızdan silinmeyecektir. O çocuklarda o travmanın da uzun süre devam edeceği kaygısı taşıyoruz.
Burada güvenlik görevlisi bekçilerin başlattığı gereksiz ve orantısız şiddet, sadece “görevini yapmak” olarak geçiştirilemez. Küçük çocukların ve yüzlerce vatandaşın önünde yapılan bu uygulama elbette ki bunu başlatan ve sürdüren oradaki birkaç güvenlik görevlisini bağlamaktadır.
Biz biliyoruz ki böylesi ve daha vahimi birçok olay güvenlik güçlerimizin sağduyulu yaklaşımı ile çözülmüş, güvenlik görevlisi arkadaşlarımız görevlerinin gereğini başarı ile yerine getirmişlerdir.
Olayın bir diğer üzüncü boyutu da olayı görüntülemek isteyen bir meslektaşımıza yapılan muameledir.
Her toplumsal olayda çevrede bulunan vatandaşlar doğal olarak telefonlarına sarılmakta, yaşananları görüntülemektedir. Bunu basın mensubu arkadaşlarımız da görev icabı yapmaktadırlar.
Bu yaşanan olay anında da Yeni Dönem Gazetesi ve Ordu FM radyosu Sahibi Mustafa Kaya arkadaşımız cep telefonu ile çekim yaparken zorlama ile engellenmek istenmiştir. Olay anında gürültüler üzerine hemen yandaki ofisinden basın kartı bulunan cüzdanını almadan çıkan arkadaşımız daha sonra basın kartını alıp yetkililere göstererek neredeyse o talihsiz baba ile aynı muameleye uğramaktan zor kurtulmuştur.
Aslında görüntü almak isteyen arkadaşımıza yapılan bu muamele, o olayın sorumlusu güvenlikçilerin yaptıkları işin bir anlamda ayıbını örtmekten başka bir şey de değildir. Yaptığınız görev gereği ise niye saklamak, görüntü alınmasını engellemek istiyorsunuz, diye de sorarız.
Başta da söylediğimiz gibi olay vicdanlarda derin bir yara bırakmıştır. Hem çocuklarının önünde bir babaya yapılan bu şiddeti, hem de gazeteci arkadaşımıza yapılan uygulamayı şiddetle kınıyoruz.
Birkaç güvenlik görevlisinin ferdi ve ölçüsüz bu uygulamasının Emniyet camiamızı bağlamayacağı inancı ile sorumlular hakkında gerekli yasal işlemin yapılmasını ve bekçi arkadaşlarımızın hızla bir eğitimden geçirilerek, polisler gibi davranış etiğine sahip olmalarının sağlanmasını diliyor ve bekliyoruz.
Ordu 19 Eylül Gazeteciler Cemiyeti
Yönetim Kurulu
