UZUN YAZIYORSUN OKUYAMIYORUZ
Necdet Topçuoğlu
Metin Gülay arkadaşım, "hocam yazılarınız çok faydalı, uzun yazıyorsunuz, çokları okumuyor" demiş. Bana göre bir yazının uzunluk, kısalık ölçüsü, sorunu dile getirip, çözümü önerecek kadar olmalıdır. Bu bazen iki parağrafla da olur, bazen kitap yazarsın yine az gelir. Ben yazılarımı rapor tekniğinden kalan alışkanlıkla yazıyorum. Bazı arkadaşlarım Bekir Coşkun tarzı konuşur gibi yazarlar. Ben de zaman zaman bu tarzı deniyorum.
Okumak, okuduğunu anlamak, yorumlamak, sorgulamak çok farklı hususlardır. Okuduğumuzu ezberlemek durumunda değiliz. Okuduklarımız bizi düşündürmelidir. Bilgilerimize derinlik kazandırmalıdır. Yoksa okuma hammallığı yapmış oluruz. Benim yazılarımı okuyan dostlarım olduğu gibi, benimde yazılarını okuduğum dostlarım var. Yazma tekniklerine hayranım. Metin Topkaya ve Canel Alaybeyoğlu bu özellikte dostlarımdandır. Kalemlerine sağlık.
Dostlarım arasında Sinan Baykal var. Okuma tekniğine hayranım. Ayrıca Mustafa Altınışık makalelere değer katan yeni mizampajlar yapmaktadır. Yine Yahya Kemal Kaya var, okurken sineğin yağını çıkarmaktadır. Fatma Şener Bayri yorumları ile katkı sağlamaktadır. Timur Demir okuduğunu paylaşan çok faydalı bir fikirdaşımdır. Maksude Tombul çok katkı sunmaktadır. Böyle aydınların sayıları çoğalmalıdır. Daha başkaları da var ama süreklilikleri yoktur.
Bazıları da okumuyor göz atıyor. Okumadığı yanlış veya ilgisiz yorumlarından belli olmaktadır. Yukarıda altı dostumun adından bahsettim, diğerlerine haksızlık olmasın. Bu altı arkadaşıma hayranım. Bir yazıyı onlar gibi okuyabilmeyi çok isterim. Ancak yapamıyorum, o ayrı bir yetenek. Diğerleri benim gibi okuyorlar.
Uzun yazı okumak istemeyenler yazdığım kısa 'post' ları okuyabilirler. Onu da yapmayanlar zaten takip etmiyorlar demektir. Neden insanlar uzun yazmayı eleştiriyor da, okuma isteksizliğini eleştirimiyor bu arıza sorgulanmalıdır. Bazıları da yazının sonundaki tarihe takılıyor. Akşam saat 19:00'dan sonra bir sonraki günün tarihini atıyorum. Yazının içeriğine bakmıyor, bir eksik bulma peşinde.
Diğer yandan 6 paragrafı okumayı zahmet olarak görenler kitap okuyorum demesinler, inandırıcı olmaz. Kitap okuyorum diyenleri, kitap satın alanları gözlüyorum. Hakkını verenlere saygı duyarım. Bazıları da okuyorum dediği halde cahil, birde okumasa ne olurdu diye merak ediyorum. İnsanın bir fikri olmalıdır. Okudukları sadece o fikre derinlik kazandırırsa faydalıdır.
Ben dahil herkes okuduklarını kendimiz için okumalıdır. Okumanın yazana bir faydası yoktur. Benim bilgiyi paylaşmaktan başka bir amacım yoktur. Beğenilip, beğenilmemek bende negatif veya pozitif bir tesir yaratmaz. Yazdıklarım okuyanlarda olumlu bir değişim yaratıyorsa inanılmaz mutlu olurum. Popüler bir yazar olma peşinde değilim. Toplumsal hizmetim, tecrübe ve bilgi paylaşmakla sınırlıdır.
Sonuç olarak beğenilmeye, övülmeye hiç hevesli değilim. Yeterki bilgi paylaşılsın, yayılsın, faydalı olsun. Bu beni mutlu eder. Bir dostum yazıyor, makalenizi çok beğendim diyor. Sormuyorum ama paylaşmadığını anlıyorum. Paylaşmamışsan beğenmesende olur. Okuyup paylaşmamak bencilliktir. Faydalı görmüşsen paylaşki, başkaları da faydalansın.
Arasıra bilerek bazılarının tepki duyacağı yorum ve yazılar yazıyorum. Varlığı yokluğu belli olmayan, siperde yatanlar isyan ediyorlar. Onların düşündüğü gibi yazarsam çok iyi, farklı yazarsam çizmeyi aşan ifadeler kullanmaktadırlar. Onları tespit edip engelliyorum. Kendileri giderlerse memnun oluyorum. Söz konusu ilkeler olunca, uymayanların ayrılması çok doğaldır.
Bazen siyasi konularda eleştiriler yapıyorum. Ben siyasi taraftar değil seçmenim. Siyasi parti üyeleri seçmen değil, futbol takımı taraftarı gibi taraftardır. Parti üyesi olup, başka partiye destek veremezler. Haklıdırlar, doğrusu da budur. Benim partim yok, kim doğrularıma uygun davranırsa över, aykırı davranırsa eleştiririm. Yani çoklar arasından seçme özgürlüğüne sahibim. Bu nedenle seçmenim. Yazdıklarıma cevap yazarken bu ayrıntıya dikkat edilmelidir.
Sayfa disiplini, ilkeleri ve kuralları önemlidir. Sayfamda temiz dil kullanılması zorunludur. Bu kurala uymayanlar ayrılmak zorundadır. Kimse benim sayfam üzerinden sağa sola çemkireme hakkına sahip değildir. Bu prensiplerde anlaşırsak, fikirdaşlığımız keyifle devam edip gider. Bu açıklamayı yapmama vesile olan Metin Gülay dostuma teşekkür ederim.
(21, Ağustos, 2025-Ankara)