AHLÂK VE KARAKTER KİMLİĞİMİZDİR
Necdet Topçuoğlu
Çinliler, barış ve güven içinde yaşamaya karar verdiklerinde büyük Çin Seddi’ni inşa etmişlerdir.
Yüksekliğinden dolayı hiç kimselerin tırmanamayacaklarını ve geçemeyeceklerini düşünmüşlerdir.
Fakat, inşasından sonraki 100 yıl içerisinde Çinliler 3 misli daha fazla işgale uğramışlardır.
Düşman piyade askerlerinin hiçbir zaman duvara tırmanma ya da duvara dahletmeye ihtiyaçları olmamıştır.
Çünkü, her zaman muhafızlara rüşvet vermişler ve kapılardan girmişlerdir.
Rüşvetin girdiği bir toplumun ayakta kalması mümkün değildir. Eninde sonunda mutlaka yıkılır.
Çinliler yüksek ve kalın duvar inşa etmişlerdi; fakat duvar muhafızlarının karakterlerini ve ahlâklarını inşa edememişlerdi.
Sonuç olarak bir millet için, insan karakterini inşa etmek, yozlaşmayı ve ahlaki çöküntüyü önlemek çok önemli ve hayatidir. Her şeyin inşasından önce gelir.
Yeni neslin bugünkü ihtiyacı işte tam da budur.
Bir oryantalistin dediği gibi; “Eğer bir milletin medeniyetini tahrip etmek istiyorsanız, 3 yol vardır;
* Aile yapısını tahrip edin.
* Eğitim sistemini tahrip edin.
* Rol modellerini ve referanslarını küçümseyin, alçaltın.”
* Aileyi tahrip etmek için; anneliği küçümseyin ve alçaltın.
* Eğitim sistemini tahrip etmek için; eğitimcilere, öğretmenlere önem vermeyin ve toplumdaki itibarlarını düşürün ki, öğrencileri onları hakir görsün, küçümsesin ve model almasın!
* Rol modellerin itibarını küçültün..
Eğitimcilerin ve bilim insanlarının sinsice mahvına çalışın; ta ki, onlardan şüphe duyulsun, kimse onları dinlemesin, model almasın ya da takip etmesin.
Şöyle dönüp bir bakalım. Son yıllarda Türkiye de bu kötülüklerin hepsi yapılmıştır. Bunları yapanlar ülkemizde olduktan sonra, başka düşmana gerek yoktur.
Şuurlu anneler, adanmış öğretmenler kaybolduğunda ve rol modeller itibarsızlaştırıldığında yeni nesillere ve gençlere kim "İNSANİ DEĞERLERİ" öğretecektir?
(29, Eylül, 2025)
