HA APO, HA PAPA FARK ETMİYOR
Necdet Topçuoğlu
Türkiye gündemini bir süreden beri, Terörsüz Türkiye süreciyle meşgul edenler, şimdi de Papa'nın ziyaretiyle gündem yaratmaya çalışmaktadırlar. Bakınız sözü hiç evirip çevirmeye gerek yoktur. Hem Apo, hem de Papa ABD kaynaklı olarak benzeri görevleri yerine getirmektedirler. Her ikisinin de amacı Lozan Antlaşmasını delmektir. Bu konuda akademik araştırma yapmaya gerek yoktur. ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Trump'ın Suriye özel temsilcisi Tom Barrack'a kulak vermek yeterlidir. Türkiye Cumhurbaşkanının ABD ziyaretinden sonra, Barrack, Abdullah Öcalan'ın yol haritasını açıklarken, Ekümeniklik konusunda da bazı adımların atılacağını söylemişti. Bu gördüklerimiz işte o adımlardır.
Ekümenizm ne demek önce onu açıklamaya çalışalım. Kiliseler arasında diyalog ve iş birliğini teşvik ederek, tüm Hristiyan mezhepleri arasında birliği yeniden sağlamayı amaçlayan Hristiyanlık içindeki bir akımdır. Başka bir deyişle, farklı mezhepler arasında Hristiyan birliğini ve iş birliğini teşvik etmeye çalışmaktır. Hristiyanlıkta mezhepler üçe ayrılmaktadır. Bunlar; Katoliklik, Ortodoksluk, Protestanlık olarak bilinmektedir. Fener Rum Patrikhanesi Baş Piskoposu Bartholameos'un zaman zaman Ekümeniklik iddiasında bulunmasının arkasında bu amaçlar yatmaktadır. Papa 14.Leo'nun Türkiye ziyaretini bu çerçevede değerlendirmek gerekir.
Türk milleti Ekümenik kavramı ile ilk defa, 1517 yılında Yavuz Sulran Selim'in, Mısır'ı fethetmesiyle tanışmıştır. Yavuz Selim, İskenderiye ve Antakya Patrikhanelerini, İstanbul'daki Rum Patrikhanesi'ne bağlamış ve patriği de 'Ekümenik' ('Cihan patriği') olarak ilan etmiştir. Fener Rum Patriği Bartholomeos'un dış ilişkilerinde "Yeni Roma'nın ve İstanbul'un Başpiskoposu ve Evrensel Patriği" unvanını kullanmaya kalkışmasının temeli buna dayanmaktadır. Osmanlı Devleti yıkıldıktan sonra Fener Rum Patrikhanesinin bu statüsü ortadan kalkmıştır. Aslında Fener'in gerçek anlamda liderliğini diğer mezhepler kabul etmemektedir. Bunu zorlayan ABD Yöneticileridir.
Dikkat edilirse Papa 14.Leo ilk ziyaretini Türkiye'ye yapmıştır. Kendisi ayni zamanda Vatikan Devletinin de başkanıdır. Diğer yandan ruhani liderlik görevi bulunmaktadır. Devlet Başkanı olduğu için Türkiye Cumhurbaşkanı tarafından törenle karşılanmıştır. Dinler arası diyalog konusunda ise muhatabı Diyanet İşleri Başkanı olmuştur. Bu ziyaret öyle aklıma geldi kaltım Türkiye'ye gidiyorum türünden basit bir konu değildir. Muhtemelen uzun zamandan beri arka plân çalışmaları yapılmaktadır.
Tarihte Hıristiyan dünyasının ilk "ekümenik" yani evrensel buluşması İznik de yapılmıştır. Bu yıl İznik Konsili'nin (piskoposlar kurulu)ilk toplantısının 1700. yıldönümüdür. İşte bu nedenle Papa 14.Leo'nun İznik de ayine katılması Vatikan tarafından bir "hac" ziyareti olarak tanımlanmaktadır.
Bu girişimler Atatürk zamamında da yapılmış, ancak Lozan Antlaşması hükümlerine aykırı olduğundan kabul edilmemiştir. Daha sonra hiçbir Cumhuriyet hükumeti bu tür taleplere izin vermemiştir. Özellikle İznik'te yapılan ayinin yeri çok manidardır. İlk İznik Konsili İsa'dan Sonra 325 yılında Roma İmparatoru Konstantin'in daveti üzerine İznik Bazilikasında yapılmıştır. Söz konusu Bazilika (kilise) halen batık durumdadır. Makale ekinde kilisenin orijinali ve kalıntılarının resmi yer almaktadır. Bakın dostlarım biz unutsak bile onlar unutmuyorlar. Sadece bu değil, Heybeliada Ruhban okulunun açılmasını da istiyorlar. Amaçları kıyısından köşesinden Lozan Antlaşmasını delmektir.
Emperyalizm Apo ve kürtler üzerinden ne yapmak istiyorsa, Papa ve Ekümenizim üzeriden ayni kötülüğü yapmak istemektedir. Burada devletin durması gereken yer, Lozan Antlaşmasıdır. TBMM de Kanunsuz Komisyon kurulması bile Lozan Antlaşmasını tartışmaya açmak demektir. Atatürk yolunda olduğunu iddia edenlerin, bırakın bu komisyona üye vermeyi, Komisyonun derhal lağvedilmesini istemelidirler. Hareket noktamız Abdullah Öcalan'ın Lozan bitti devleti dönüştürüyoruz sözü olmalıdır. Eyy Millet Lozan biterse kapütülasyonlar geri gelir. Montrö Boğazlar Sözleşmesi biterse, ABD savaş gemileri Karadeniz'e dolar. Türkiye ABD-Rusya arasında pres olup yok olur. Bakınız dostlar ister Apo, isterse Papa olsun, bütün yollar bu defa Roma'ya değil, Lozan'a çıkmaktadır.
(29, Kasım, 2025-Ankara)




