MAKYAVELİZM VE ZÜBÜK SİYASETÇİ
Necdet Topçuoğlu
İtalyan düşünür Makyavel “PRENS” adlı kitabını yazarak Makyavelist düşünce sistemini kurmuştur. Makyavelist düşünceye göre, siyasal oyuna katılmak istiyorsanız, ellerinizi kirletmeye hazır olmalısınız.
Yöneticinin ahlakı olmaz, çıkarları olur. Onun Tanrısı çıkarlarıdır. Hedefe ulaşmak için her şey mubahtır. Eğer ki bir yol başarıya gidiyorsa o amaç uğruna yapacağınız her türlü eylem doğrudur, yasaldır ve ahlakidir. İşte zübük siyesetçiler de böyledir.
Yönetici hilecidir. Ona göre, “Harp hiledir”
Her durumda hile yapar. Zaman zaman halkı aldatmak gerekebilir. Hile yapmadığı görüntüsünü yaratmak için elinden geleni yapar. Türkiye'deki zübük siyasetçiler de ayni davranışları göstermrktedir.
Makyavel'e göre, mümkünse hem sevilen hem de korkulan bir prens olmak iyidir. Korkulmak daha önemlidir. İnsanoğlu korktuğuna, sevdiğinden daha çok ve daha iyi hizmet eder.
İnsanlar küçük darbelerin intikamını almayı düşünür ama büyük darbeler karşısında Stalin'in yoluk tavuğu gibi sinerler. Başarının koşulu, iknadan çok zora başvurmaktır. Yönetici siyasal amaca ulaşmak için her türlü ahlaksızlığı yapılabilir. Dürüstlük hiç gerekli değildir. Bu tanım, tamda zübük siyadetçi tanımıyla örtüşmektedir.
Ahlakı fazla takmayan, halka yalan söyleyen, her türlü ahlak dışı yolu ve aracı kullanarak halkı kandıran siyasetçi başarılı olur. Devlet, acıma duygularını bir kenara bırakarak, merhametten uzak bir şekilde yönetilir. Türkiye de zübükler aynen böyle yapmışlardır. Bunlarda bırakın merhameti, zalimlik tavan yapmıştır.
Bütün büyük işleri sözünde durmayanlar, yalancılar, arkadan hançerleyenler, acıma duymayanlar başarmışlardır. Dolayısıyla halkı aldatmak için her yalanı söylemek mübahtır. Zübük siyasetçilerin karakterleri böyledir. Aldatılmaya alışan halk, bir türlü bu huyundan vazgeçmemektedir. Aldanmak karakteri olmuştur.
Makyavelist düşünceye göre, zübük yöneticiler her türlü dalavereyi çevirebilir, olayları istediği gibi saptırabilir. Elindeki siyasi gücü sınırsız bir şekilde kendi çıkarları için kullanabilir. Bizdeki zübükler de aynen böyle yapmaktadırlar. En önemli ve temel amaç, gücünü devamlı olarak artırmaktır. Bu amacı gerçekleştirmek için kullanılacak her araç yasaldır.
Din, ahlak, hukuk ve bilim devlete bağlıdır. Amacı gerçekleştirmek için gerektiğinde devlet bunları alet olarak kullanır. Devletten bağımsız ahlak ve hukuk düşünülemez. Tam da Türkiye de bu aşamaya gelinmiştir.
Mkyavelist ve zübük yöneticinin son çaresi oyun içinde kural değiştirmektir. Maç oynanırken yeni kurallar koyar. Oyun içinde kural değiştirmek, kuralsız olmaktır. Kural ona yaradığı sürece vardır. Yoksa değiştirilir. Onun için değişmeyen kural, kural değildir. Böyle bir şeye tevessül etmek kesin kaybetmektir. Çünkü o, yüreğine yenilmiştir.
Makyavelist düşünce ve zübük siyasetçinin uygulanma biçimi sanıyorum size yabancı gelmemiştir. Sonucu da bizi şaşırtmayacaktır. Rahmetli Uğur Mumcu'nun Zübük adlı eserini ve Kemal Sunal'ın oynadığı Zübük filmini seyretmekte geç kalmış sayılmazsınız.
(23, Şubat, 2024-Ankara)